Endokrin Sistemi
"Nöronların veya sinir hücrelerinin çalışma şeklinin anlaşılması zihnin anlaşılması için ön şarttır."
Dopamin:
Dopamin, beynin çeşitli bölgelerinde üretilen ve "mutluluk hormonu" olarak adlandırılan bir iç salgı mekanizmasıdır. Beyinde nörotransmitter olarak görev yapar. Bir nöron ile başka bir tür hücre arasındaki iletişimi sağlayan kimyasallara nörotransmitter denir. Asetilkolin, dopamin, serotonin nörotransmitterlerden bazılarıdır. Nöronlar, birbirlerine akson ve dendritler ile bağlı olup sinapslar sayesinde haberleşir. Sinaptik kesecikler, birtakım elektriksel sinyalleri, kimyasal mesajlara çevirirler. Sinyaller, bu kesecikler içerisindeki nörotransmitter sayesinde iletilir ve karşıdaki nöronun hücre yüzeyinde bulunan protein reseptörlerince algılanarak sinyalin bu hücreye aktarılmasını sağlarlar. Tirozin - dopa - dopamin sıralamasıyla üretilir, beyin için mühim bir hormon ve nörotransmitterdir. Sigara, kokain ve amfetaminler dopaminin sinir hücreleri tarafından tekrar emilmesini engeller. Böylece sinir uçları arasında dopamin birikir. Amfetamin (alfa-metil-fenetilamin) narkolepsi ve Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu dahil çeşitli bozuklukların tedavisinde, kilo kontrolünde, iştah azaltıcı olarak kullanılan sentetik bir uyarıcıdır (stimülan). Özellikle DEHB tedavisinde ilaç olarak yaygın kullanımları sebebiyle rahatlıkla elde edilebilir. Bu sebeple yasadışı olarak en sık kullanılan uyarıcı maddelerden biridir. Yan etki olarak şizofreni benzeri psikozlara neden olur. Yaklaşık 20 günlük kullanım sonunda tolerans gelişir. Zayıf olarak MAO enzimini de inhibe ettiğinden MAO inhibitörleri ve SSRI lar ile beraber kullanılırsa serotonin sendromuna sebep olabilir.
Dopamin fazlalığını haz olarak hisseden beyin bu maddelerden yine ister. Bu da kişide bağımlılık hâlini alır. Bağımlılık yapan sigara ve alkol gibi maddeler vücutta dopamin birikimi sağlayarak motivasyon arttırır. uzun süreli dopaminin dışardan tetiklenerek salgılanması da, ki buna madde bağımlılığı diyoruz, vücudu tembelleştirerek dopamin salgılanmasını azaltır. normal hayatlarında da bu insanlar motivasyon, konsantrasyon sorunları çektikleri içinde trigger olarak bu maddelerin tekrar vücuda alınmasını istemek durumunda bırakılırlar.yemek, içmek, seks eylemek ve yeni uyaranlara maruz kalınan bir deneyim yaşamak bu molekülün salgısını arttıran etmenlerden bazıları. kokain dopamin taşıyıcılarını bloke ederek sinaptik boşlukta dopamin birikmesine sebep olur. metamfetamin ise hem dopamin taşıyıcılarını bloke eder hem de dopamin üretimi arttırır. alkol, nikotin, kafein gibi maddeler de dolaylı yollarla dopamin seviyelerini yükselten maddelerdir.
Daha hassas bir denge dopamin miktarından çok dopamin reseptörlerinin miktarı üzerine kuruludur. dürtüsel davranan bireylerde, madde bağımlısı kişilerde ve obezlerde pet taramaları sonucu d2 dopamin reseptörlerinin daha az olduğu görülmüştür. başka bir çalışmada dürtüsel bireylere verilen metamphetaminin normal kontrollere kıyasla dopamin miktarlarını daha çok arttırdığı gözlemlenmiştir. öncesinde gene dürtüsel bireylerde daha düşük reseptör aktivasyonu görülmüştür. net olarak belirlenmiş olmasa da dopamin reseptörlerinin azlığı bireyi optimal dopamin uyarımına ulaşabilmek için dopamin salgılatan davranışlarla daha çok haşır neşir olmaya sevk etmektedir. bu da her zaman sağlıklı sonuçlara sebep olmaz.
Fareler üzerinde yapılan deneylerde, kronik besin kısıtlamasının dopamin reseptörlerinin yaşa bağlı azalmasını engellediği fakat öte yandan substantia nigra'da uyarana bağlı salgılanan dopamin miktarını arttırdığı görülmüştür. günlük oruçta aynı etki gözlenmezken, kronik besin kısıtlamasının etkisi kısıtlamanın sonladığı günden itibaren 10 gün boyunca devam etmiştir.
Kendisi bir "feel good" molekülü olduğu için sadece goal directed davranışlar için harcanan çaba sırasında değil, evrimsel olarak hayati olan bazı eylemlere (yukarıda değindiğim) direk ulaşıldığı zaman da reward olarak salgılanmakta ve kişiye kendi iyi hissettirmektedir.
Dopamin seviyesinin doğal olarak yükselmesini sağlayacak yiyecekler var. Muz bu açıdan istisnai bir yiyecek. Çünkü dopamin üretiminde rol oynayan tirozin adlı bir madde içeriyor. Tirozin (Yunanca=peynir), fenilalaninden hidroksilasyon ile oluşan bir amino asittir. u.v. ışığı absorblar. hidroksil grubu ile hidrojen bağları yaparak bazı enzimlerin aktiflenmesinde rol oynar. tirozin hidroksilaz enzimi aracılığı ile dopaya dönüşür, dopadan da melanin, dopamin, noradrenalin, adrenalin sentezlenebilir. tirozin kalıntılarının iyotlanması ile tiroid hormonları oluşur.
Nörohormon olarak görevi hipofizin ön lobundan prolaktin salgılanmasını baskılamaktır. Beyinde bulunan ve birçok hormonun salgılandığı hipofiz salgı bezinde üretilerek salgılanan ve lohusalık ve emzirme döneminde süt üretiminden, yumurtlamanın ve böylece adetin durmasından sorumlu olan, böylece emzirme döneminde kadını yeniden gebe kalmaktan koruyan prolaktin hormonu çeşitli nedenlere bağlı olarak farklı salgılanmaya başladığında adet dönemlerinin düzeninin bozulmasına ve beraberinde göğüslerden süt veya süt benzeri bir sıvının salgılanmasına neden olabilir (galaktore). Prolaktin hormonun süt üretim ve salgılamanın dışında adet düzeni ve üreme fonksiyonları üzerinde de önemli bir etkisi vardır. Prolaktin salgılanmasında artma olduğu zaman adet düzeni bozulmakta ve bazen adet tamamen kesilebilmekte veya adet kanamalarında artış görülebilir. Prolaktin hormonunun yükselmesine sebep olan ve en sık karşılaşılan neden hipofizdeki küçük tümörlerdir. Bu tümörler 1 cm’den küçük ise mikroadenom 1cm'den büyükse makroadenom adını almaktadırlar. Bu hastalarda adet döneminin geçikmesi, adetin erken gelmesi veya adet görememe, göğüsten süt gelmesi ve çocuk sahibi olmada zorluk görülebilmektedir. Göğüsten süt gelmesi durumunda sütün uyarı veya sıkma ile değil, kendi kendine gelmesi gerekir. Prolaktin düzeyi yüksek olduğu halde adet düzeni normal olabilir ve göğüsten süt gelmeyebilir. Dikkat edilmesi gereken nokta hiçbir yakınması olmayan hastalarda da hipofizde tümör görülebilmesidir.
Hormonal dengesizlikler de prolaktin hormonunun yükselmesine neden olabilmektedir. Hormon düzeylerine bakılırken testin tercihen sabah aç karına bakılmasında yarar vardır. Ayrıca tiroid bozukluklarına bağlı olarak da prolaktinde yükselme görülebileceği için TSH ve T4 gibi tiroid fonksiyonlarının gösteren hormon ölçümleride yapılmalıdır.Ayrıca prolaktin yüksekliğine bakılırken hastanın örneğin psikiyatride kullanılan bazı ilaçlar, bazı tansiyon ilaçları, doğum kontrol hapları ve diğer bazı ilaçları alınıp alınmadığı hastaya sorulmalıdır bu ilaçların alımı prolaktin hormonunun özel normal değer aralığından fazla çıkmasına neden olabilmektedir. Uzun süreli ruhsal stres prolaktin hormonun yükselmesine neden olabilir.
Yani konu dağıldıkça dağılır... Tekrar dopamine dönersek;
Dopamin seviyesini doğal yollarla artırmak için şu yolları deneyebilirsiniz:
1. Egzersiz Yapın Günlük egzersiz yapmaya özen gösterin. “The Brookhaven National Laboratory” tarafından yapılan bir deneyde egzersizin beyin aktivitelerini uyardığı, dopamin başta olmak üzere birçok beyin kimyasalının salgılanmasını tetiklediği gözlemlenmiştir. Dopamin egzersizin 20 ve 30. dakikaları arasında salgılanmaya başlar ve yorgunluğu azaltma görevi üstlenir. Ama sadece yorgunluğu azaltmakla kalmaz, iyi bir ruh hâli de sağlar. Bu yüzden düzenli olarak spor yapmaya çalışın.
2. Sağlıksız Yiyeceklerden Uzak Durun Şeker, yağ ve kolesterolü diyetinizden eleyin. Çünkü bu yiyecekler sağlıksız olmalarının yanında dopamin seviyesinin düşmesine de neden oluyor.
3. Dopamin Seviyesini Artıracak Gıdaları Seçin Dopamin seviyesinin doğal olarak yükselmesini sağlayacak yiyecekler var. Muz bu açıdan istisnai bir yiyecek. Çünkü dopamin üretiminde rol oynayan tirozin adlı bir madde içeriyor. Taze meyve ve yiyecekler genelde dopamin seviyesini yükseltecek bileşenler bulundurmaktadır.
4. C Vitamini Tüketin Bol bol C vitamini tüketin. “Integrative Psychiatry” dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre vitaminler, özellikle C vitamini dopamin düzeyinde artış sağlıyor.
5. Güneş Işığına Çıkın MIT’de fareler üzerinde yapılan bir deney, güneş ışığının dopamin seviyesini yükselttiğini göstermiştir. Dört duvar arasında kısılıp, kalmış, güneş ışığından mahrum modern insanın depresyonla bu kadar haşir neşir olması bu açıdan anlaşılır görünüyor.
6. Sizi Mutlu Yapan Aktiviteler, Hobiler Bulun Zaten dopaminin çalışma mantığı bu şekilde. Haz veren bu faaliyetler sayesinde dopamin miktarında artış sağlayabilirsiniz.
7. Hedefiniz Olsun Dopaminin sadece ödülü kazandığınızda değil, ödüle yaklaştığınızda da salgılandığı ispatlanmıştır. Hedeflerinizi gerçekleştirmeyi beyin ödül olarak algılayacağından, o hadeflere yaklaştıkça beyniniz dopamin salgılayacaktır.
Araştırılacak bir diğer konu:
Dopamin:
Dopamin, beynin çeşitli bölgelerinde üretilen ve "mutluluk hormonu" olarak adlandırılan bir iç salgı mekanizmasıdır. Beyinde nörotransmitter olarak görev yapar. Bir nöron ile başka bir tür hücre arasındaki iletişimi sağlayan kimyasallara nörotransmitter denir. Asetilkolin, dopamin, serotonin nörotransmitterlerden bazılarıdır. Nöronlar, birbirlerine akson ve dendritler ile bağlı olup sinapslar sayesinde haberleşir. Sinaptik kesecikler, birtakım elektriksel sinyalleri, kimyasal mesajlara çevirirler. Sinyaller, bu kesecikler içerisindeki nörotransmitter sayesinde iletilir ve karşıdaki nöronun hücre yüzeyinde bulunan protein reseptörlerince algılanarak sinyalin bu hücreye aktarılmasını sağlarlar. Tirozin - dopa - dopamin sıralamasıyla üretilir, beyin için mühim bir hormon ve nörotransmitterdir. Sigara, kokain ve amfetaminler dopaminin sinir hücreleri tarafından tekrar emilmesini engeller. Böylece sinir uçları arasında dopamin birikir. Amfetamin (alfa-metil-fenetilamin) narkolepsi ve Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu dahil çeşitli bozuklukların tedavisinde, kilo kontrolünde, iştah azaltıcı olarak kullanılan sentetik bir uyarıcıdır (stimülan). Özellikle DEHB tedavisinde ilaç olarak yaygın kullanımları sebebiyle rahatlıkla elde edilebilir. Bu sebeple yasadışı olarak en sık kullanılan uyarıcı maddelerden biridir. Yan etki olarak şizofreni benzeri psikozlara neden olur. Yaklaşık 20 günlük kullanım sonunda tolerans gelişir. Zayıf olarak MAO enzimini de inhibe ettiğinden MAO inhibitörleri ve SSRI lar ile beraber kullanılırsa serotonin sendromuna sebep olabilir.
Dopamin fazlalığını haz olarak hisseden beyin bu maddelerden yine ister. Bu da kişide bağımlılık hâlini alır. Bağımlılık yapan sigara ve alkol gibi maddeler vücutta dopamin birikimi sağlayarak motivasyon arttırır. uzun süreli dopaminin dışardan tetiklenerek salgılanması da, ki buna madde bağımlılığı diyoruz, vücudu tembelleştirerek dopamin salgılanmasını azaltır. normal hayatlarında da bu insanlar motivasyon, konsantrasyon sorunları çektikleri içinde trigger olarak bu maddelerin tekrar vücuda alınmasını istemek durumunda bırakılırlar.yemek, içmek, seks eylemek ve yeni uyaranlara maruz kalınan bir deneyim yaşamak bu molekülün salgısını arttıran etmenlerden bazıları. kokain dopamin taşıyıcılarını bloke ederek sinaptik boşlukta dopamin birikmesine sebep olur. metamfetamin ise hem dopamin taşıyıcılarını bloke eder hem de dopamin üretimi arttırır. alkol, nikotin, kafein gibi maddeler de dolaylı yollarla dopamin seviyelerini yükselten maddelerdir.
Daha hassas bir denge dopamin miktarından çok dopamin reseptörlerinin miktarı üzerine kuruludur. dürtüsel davranan bireylerde, madde bağımlısı kişilerde ve obezlerde pet taramaları sonucu d2 dopamin reseptörlerinin daha az olduğu görülmüştür. başka bir çalışmada dürtüsel bireylere verilen metamphetaminin normal kontrollere kıyasla dopamin miktarlarını daha çok arttırdığı gözlemlenmiştir. öncesinde gene dürtüsel bireylerde daha düşük reseptör aktivasyonu görülmüştür. net olarak belirlenmiş olmasa da dopamin reseptörlerinin azlığı bireyi optimal dopamin uyarımına ulaşabilmek için dopamin salgılatan davranışlarla daha çok haşır neşir olmaya sevk etmektedir. bu da her zaman sağlıklı sonuçlara sebep olmaz.
Fareler üzerinde yapılan deneylerde, kronik besin kısıtlamasının dopamin reseptörlerinin yaşa bağlı azalmasını engellediği fakat öte yandan substantia nigra'da uyarana bağlı salgılanan dopamin miktarını arttırdığı görülmüştür. günlük oruçta aynı etki gözlenmezken, kronik besin kısıtlamasının etkisi kısıtlamanın sonladığı günden itibaren 10 gün boyunca devam etmiştir.
Kendisi bir "feel good" molekülü olduğu için sadece goal directed davranışlar için harcanan çaba sırasında değil, evrimsel olarak hayati olan bazı eylemlere (yukarıda değindiğim) direk ulaşıldığı zaman da reward olarak salgılanmakta ve kişiye kendi iyi hissettirmektedir.
Dopamin seviyesinin doğal olarak yükselmesini sağlayacak yiyecekler var. Muz bu açıdan istisnai bir yiyecek. Çünkü dopamin üretiminde rol oynayan tirozin adlı bir madde içeriyor. Tirozin (Yunanca=peynir), fenilalaninden hidroksilasyon ile oluşan bir amino asittir. u.v. ışığı absorblar. hidroksil grubu ile hidrojen bağları yaparak bazı enzimlerin aktiflenmesinde rol oynar. tirozin hidroksilaz enzimi aracılığı ile dopaya dönüşür, dopadan da melanin, dopamin, noradrenalin, adrenalin sentezlenebilir. tirozin kalıntılarının iyotlanması ile tiroid hormonları oluşur.
Nörohormon olarak görevi hipofizin ön lobundan prolaktin salgılanmasını baskılamaktır. Beyinde bulunan ve birçok hormonun salgılandığı hipofiz salgı bezinde üretilerek salgılanan ve lohusalık ve emzirme döneminde süt üretiminden, yumurtlamanın ve böylece adetin durmasından sorumlu olan, böylece emzirme döneminde kadını yeniden gebe kalmaktan koruyan prolaktin hormonu çeşitli nedenlere bağlı olarak farklı salgılanmaya başladığında adet dönemlerinin düzeninin bozulmasına ve beraberinde göğüslerden süt veya süt benzeri bir sıvının salgılanmasına neden olabilir (galaktore). Prolaktin hormonun süt üretim ve salgılamanın dışında adet düzeni ve üreme fonksiyonları üzerinde de önemli bir etkisi vardır. Prolaktin salgılanmasında artma olduğu zaman adet düzeni bozulmakta ve bazen adet tamamen kesilebilmekte veya adet kanamalarında artış görülebilir. Prolaktin hormonunun yükselmesine sebep olan ve en sık karşılaşılan neden hipofizdeki küçük tümörlerdir. Bu tümörler 1 cm’den küçük ise mikroadenom 1cm'den büyükse makroadenom adını almaktadırlar. Bu hastalarda adet döneminin geçikmesi, adetin erken gelmesi veya adet görememe, göğüsten süt gelmesi ve çocuk sahibi olmada zorluk görülebilmektedir. Göğüsten süt gelmesi durumunda sütün uyarı veya sıkma ile değil, kendi kendine gelmesi gerekir. Prolaktin düzeyi yüksek olduğu halde adet düzeni normal olabilir ve göğüsten süt gelmeyebilir. Dikkat edilmesi gereken nokta hiçbir yakınması olmayan hastalarda da hipofizde tümör görülebilmesidir.
Hormonal dengesizlikler de prolaktin hormonunun yükselmesine neden olabilmektedir. Hormon düzeylerine bakılırken testin tercihen sabah aç karına bakılmasında yarar vardır. Ayrıca tiroid bozukluklarına bağlı olarak da prolaktinde yükselme görülebileceği için TSH ve T4 gibi tiroid fonksiyonlarının gösteren hormon ölçümleride yapılmalıdır.Ayrıca prolaktin yüksekliğine bakılırken hastanın örneğin psikiyatride kullanılan bazı ilaçlar, bazı tansiyon ilaçları, doğum kontrol hapları ve diğer bazı ilaçları alınıp alınmadığı hastaya sorulmalıdır bu ilaçların alımı prolaktin hormonunun özel normal değer aralığından fazla çıkmasına neden olabilmektedir. Uzun süreli ruhsal stres prolaktin hormonun yükselmesine neden olabilir.
Yani konu dağıldıkça dağılır... Tekrar dopamine dönersek;
Dopamin seviyesini doğal yollarla artırmak için şu yolları deneyebilirsiniz:
1. Egzersiz Yapın Günlük egzersiz yapmaya özen gösterin. “The Brookhaven National Laboratory” tarafından yapılan bir deneyde egzersizin beyin aktivitelerini uyardığı, dopamin başta olmak üzere birçok beyin kimyasalının salgılanmasını tetiklediği gözlemlenmiştir. Dopamin egzersizin 20 ve 30. dakikaları arasında salgılanmaya başlar ve yorgunluğu azaltma görevi üstlenir. Ama sadece yorgunluğu azaltmakla kalmaz, iyi bir ruh hâli de sağlar. Bu yüzden düzenli olarak spor yapmaya çalışın.
2. Sağlıksız Yiyeceklerden Uzak Durun Şeker, yağ ve kolesterolü diyetinizden eleyin. Çünkü bu yiyecekler sağlıksız olmalarının yanında dopamin seviyesinin düşmesine de neden oluyor.
3. Dopamin Seviyesini Artıracak Gıdaları Seçin Dopamin seviyesinin doğal olarak yükselmesini sağlayacak yiyecekler var. Muz bu açıdan istisnai bir yiyecek. Çünkü dopamin üretiminde rol oynayan tirozin adlı bir madde içeriyor. Taze meyve ve yiyecekler genelde dopamin seviyesini yükseltecek bileşenler bulundurmaktadır.
4. C Vitamini Tüketin Bol bol C vitamini tüketin. “Integrative Psychiatry” dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre vitaminler, özellikle C vitamini dopamin düzeyinde artış sağlıyor.
5. Güneş Işığına Çıkın MIT’de fareler üzerinde yapılan bir deney, güneş ışığının dopamin seviyesini yükselttiğini göstermiştir. Dört duvar arasında kısılıp, kalmış, güneş ışığından mahrum modern insanın depresyonla bu kadar haşir neşir olması bu açıdan anlaşılır görünüyor.
6. Sizi Mutlu Yapan Aktiviteler, Hobiler Bulun Zaten dopaminin çalışma mantığı bu şekilde. Haz veren bu faaliyetler sayesinde dopamin miktarında artış sağlayabilirsiniz.
7. Hedefiniz Olsun Dopaminin sadece ödülü kazandığınızda değil, ödüle yaklaştığınızda da salgılandığı ispatlanmıştır. Hedeflerinizi gerçekleştirmeyi beyin ödül olarak algılayacağından, o hadeflere yaklaştıkça beyniniz dopamin salgılayacaktır.
Araştırılacak bir diğer konu: